Piyasanın gözü Merkez Bankası’nda! Faiz kararı sonrası altın ve dolar nasıl etkilenir?

Milliyet.com.tr/ Özel Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) piyasaların merakla beklediği faiz kararını bugün saat 14.00’te açıklayacak. Merkez Bankası nisan ayı toplantısında politika faizini yüzde 50 seviyesinde sabit tutmuştu. Peki bugünkü toplantı için piyasalarda beklenti ne? Özellikle son haftalarda dolar/TL’de aşağı yönlü baskı dikkat çekmişti. Faiz kararı sonrası dolar/TL’de aşağı yönlü seyir devam eder mi? Kredi ve mevduat faizleri nasıl etkilenir?

PİYASANIN BEKLENTİSİ NE?

Konuyla ilgili merak edilenleri milliyet.com.tr’ye açıklayan Ekonomist Tuğba Ekin şu ifadeleri kullandı: “Merkez Bankası yılın 5. toplantısını 23 Mayıs’ta gerçekleştirecek. Piyasada bir faiz değişikliği beklenmiyor. Yayımlanacak olan karar metni özetinde sterilizasyona ve beklentilere dair detaylar önemli olacak. Yeni karar metninin artan rezervler başta olmak üzere olumlu vurgularla yurt içi piyasaya pozitif yansımasını bekliyoruz.

BU YIL DAHA FAZLA FAİZ ARTIŞI MÜMKÜN MÜ?

Şu anda yıl sonu enflasyon beklentisi ve bileşik faiz getirisine baktığımızda aslında faiz gelirlerinin enflasyonun üzerinde olduğunu söyleyebiliriz. Fakat makro değişkenler, jeopolitik gelişmeler etkisinde beklentilerin üzerinde seyreden bir enflasyon ile karşılaşırsak faizlerin yeniden güncellenmesi gündeme gelebilir. Fakat mevcut koşullar altında daha fazla para politikası sıkılaşması için açık alan görünmüyor.

DOLAR/TL’DE 30 LİRANIN ALTI GÖRÜLÜR MÜ?

31 Mart seçimlerinden önce ABD dolarının TL karşısında daha fazla değer kazanmaması için rezervlerinden piyasaya 23,6 milyar dolar satışı yapan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) seçimlerden bu yana piyasadan 41,8 milyar dolar alım yaptı. Böylelikle Merkez Bankası mevcut koşullara göre aldığı pozisyonu değiştirebildiğini, esnek kabiliyette olduğunu gösterdi.

Dolar/TL için hala yıl sonu beklentileri 38 TL seviyesi olarak korunuyor. Merkez Bankası’nın swap hariç net rezervi geçen hafta 9,5 milyar dolar iyileşme kaydetti. 23 Mayıs Perşembe günü ise son rezerv durumunun açıklanmasını bekliyoruz. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “Piyasadan döviz almasaydık dolar/TL 30’un altına, 20’li rakamlara düşebilirdi. Biz rezerv biriktiriyoruz, rezerv pozisyonumuzu güçlendirmemiz lazım” açıklaması ve artan rezervler piyasada kuru baskıladı diyebiliriz. Devam eden politikalarla kurda sınırlı geri çekilmeler görülse de piyasada 30 TL ve altında fiyatlanma beklentisi bulunmuyor.

Bakan Şimşek, “İhracatçılara her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. TL’de aşırı bir değerlenmeyi de öngörmüyoruz” dedi. Dolayısı ile bu açıklama da kurda agresif bir düşüş beklemeyişimizi destekliyor.

‘GRAM ALTIN KISA VADEDE DÜŞÜŞ GÖSTEREBİLİR’

ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin mevcut şartlarda bu yıl 3 faiz indiriminin mümkün olmayacağı ve enflasyonda daha fazla iyileşme kaydedilmesi gerektiğine yönelik açıklamaları ons altında 2.450 dolar seviyesinden bu yana geri çekilmeyi beraberinde getirdi.

Kısa dönemde ons altın için 2.410 doların gerisinde 2.350 dolar güçlü destek seviyesi olarak takip edilebilir. Gram altın hem onsta yaşanan geri çekilme hem de baskılanan Dolar/TL ile kısa vadede düşüş gösterebilir.

‘KADEMELİ ALIM FIRSATI VEREBİLİR’

2.500 TL altında 2.440-2.400 TL aralığında güçlü destek seviyesi teknik olarak grafiklerde yer alıyor. Gram altında geri çekimeler kademeli alım fırsatı verebilir. Hala orta uzun vade için ons altın ve gram altında yukarı yönlü beklentiler sonlanmış değil.

KREDİ VE MEVDUAT FAİZLERİ DEĞİŞİR Mİ?

Politika faizinde değişiklik beklemediğimiz gibi kredi ve mevduat faizlerde bir değişiklik beklemiyoruz. Ancak Nisan toplantısı karar metninde düşük tutarlı tasarruf mevduatları ile yüksek tutarlı mevduatlara önerilen faizler arasındaki farkın artarak devam ettiğine vurgu yapılmıştı.

Bu noktada faizler konusunda yüksek tutardaki tasarruflara daha yüksek faiz sunulması için minimum zaman uygulaması söz konusu olabilir. Aksi takdirde yüksek tasarruf sahipleri daha çok kazanırken, düşük tasarruf sahipleri pastadan daha az pay alarak düşük gelir grubunda kalmaya devam etmekteler.

Toplantının ardından bankacılık ve kredibilite tarafında likidite sıkılaşmasına yönelik adımlar, zorunlu karşılıklar üzerinde değişiklikler görebiliriz.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir