CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Merkez Bankasının politika faizini artırmasıyla ilgili “2018’de faizi yüzde 24’e, 2021’de yüzde 19’a çıkartan Merkez Bankası başkanlarını görevden alan Cumhurbaşkanı, şimdi suskun. Bu karar, rezerv satıp kuru baskılama çaresizliğinin tıkandığını, enflasyonun dizginlenemediğini, yüksek faize boyun eğildiğini gösteriyor. Tüm faizleri yukarı çekecek bu kararın ardından, parasal sıkılaştırma, krediye erişim ve kredi kartı harcamalarına daha sert kısıtlamalar kaçınılmaz.” değerlendirmesinde bulundu.
CHP İstanbul Milletvekili Toprak, gündeme ilişkin farklı konularda hazırladığı değerlendirme raporuna ilişkin açıklama yaptı.
İsrail’in Gazze’ye saldırılarında katledilen Filistinli sivillerin sayılarının arttığına işaret eden Toprak, “İsrail ile ticareti kesintisiz sürdüren iktidar, seçim meydanlarında İsrail ile ticaretin kesilmesini isteyen pankartlardan rahatsız. Gazze için buruk bir Ramazan yaşadıklarını söyleyenler, İsrail’in en büyük ticari tedarikçisinin Türkiye olmasını susarak geçiştiriyor. Meydanlarda Netanyahu’ya karşı en ağır ifadeleri kullanan iktidar sözcüleri, İsrail’i sözle kınayıp lanetliyor ama ikili ticareti hız kesmeden sürdürüyor.” ifadelerini kullandı.
“EKONOMİK MODELİN ÜLKEYİ UÇURUMA SÜRÜKLEDİĞİ GİZLENEMİYOR”
Şubatta yeni kurulan şirket sayısı yüzde 7,5 azalırken kapanan şirket sayısının yüzde 15,9’a yükselmesinin yaklaşan ekonomik ve sosyal depremin habercisi olduğunu kaydeden Toprak, “Yabancı yatırımcının gelmediği, yerli yatırımcının yurt dışına gittiği, borç-alacak kavgalarının cinayete dönüştüğü bir atmosfer tüm ülkeye yayılıyor. ” değerlendirmesini yaptı.
“KENDİNİ ERDOĞAN’A EKLEMLEYEN BİR SİYASİ PARTİNİN VARLIK NEDENİ ORTADAN KALKMIŞTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Bu benim son seçimim’ açıklamasının ardından Erdoğan’ı 4’üncü kez aday yapma arayışlarının başladığına işaret eden Toprak, “Kendisini Erdoğan ve AKP’ye endeksleyip-eklemleyen bir siyasi partinin varlık nedeni ortadan kalkmış, iddiası kalmamış, kendi partisinden umudunu kesmiş demektir. Ülkeyi tek kişiye mecbur etmek demokrasiye inanmamaktır. Türkiye, tek kişiye mahkum değildir, olmayacaktır.” ifadelerini kullandı.
“NİSAN AYINDAN İTİBAREN HANELER, SOLUK ALAMAZ HALE GELECEK”
Merkez Bankasının politika faizini 5 puan artışla yüzde 50’ye yükselttiğini anımsatan Toprak, şunları kaydetti:
“2018’de faizi yüzde 24’e, 2021’de yüzde 19’a çıkartan MB Başkanlarını görevden alan Cumhurbaşkanı, şimdi suskun. Bu karar, rezerv satıp kuru baskılama çaresizliğinin tıkandığını, enflasyonun dizginlenemediğini, yüksek faize boyun eğildiğini gösteriyor. Tüm faizleri yukarı çekecek bu kararın ardından, parasal sıkılaştırma, krediye erişim ve kredi kartı harcamalarına daha sert kısıtlamalar kaçınılmaz. Ancak çok ciddi mali disiplin, bütçe harcamalarında kısıntı, kamuda kapsamlı bir tasarruf içeren mali önlemler alınmadığı takdirde, tek başına faiz artışının etkisi kısa sürede sonuçsuz kalacak, maliyeti yüksek olacaktır. Yüksek faize rağmen kurların ve enflasyonun kontrolü zorlaşacaktır. Nisan ayından itibaren hanelerin ve işletmelerin soluk alamaz hale getirileceği bir süreç yaklaşıyor.”
“TÜİK VERİLERİ ÜRETİCİNİN CİDDİ BİR DARBOĞAZA GİRDİĞİNİ GÖSTERİYOR”
Tarımda üretici ve girdi fiyat endekslerinde aylık yüzde 7’yi aşan artışların gerçekleşmesinin, önümüzdeki aylarda tüm gıda maddelerinde yeni bir fiyat ve enflasyon artışı dalgasına işaret etiğini vurgulayan Toprak, “İktidar fiyat artışlarını ‘Ramazan fırsatçılığı’ diye nitelendirirken, TÜİK verileri üreticinin ciddi bir darboğaza girdiğini gösteriyor. Daha önce temel gıda ürünlerinde yaşanan fiyat artışlarını, soğan ve patatese kadar uzayan ürün kıtlığını ‘gıda teröristlerinin’ yarattığını öne sürerek sorunu para cezalarıyla çözmeye çalışan iktidar, şimdi yaş meyve-sebze ve diğer ürünlerdeki yüksek artışları ‘Ramazan fırsatçılığı’ diye nitelendiriyor. Üreticiye destek sağlamak yerine, fırsatçılıkla suçladığı üreticiyle-tüketiciyi karşı karşıya getirip ağırlaşan gıda ve beslenme sorununu gizliyor.” görüşünü dile getirdi.
“İKTİDAR SAMİMİYSE MEDYA ÖZGÜRLÜĞÜ YASASINI YÜRÜRLÜĞE KOYSUN”
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, “AB’ye tam üyelik hedefinin değişmediği, ilişkilerin güçlendirileceği” açıklamasında bulunduğunu anımsatan Toprak, “Şayet iktidar AB ile daha güçlü ilişkilerde samimiyse Medya Özgürlüğü Yasası’nı yürürlüğe koyma yönünde adım atabilir. Son dönemde kaynağı belirsiz sermayedarların sahipliğindeki yeni medya oluşumlarıyla ilgili iddiaların üzerine gidilebilir. Tüm bu adımları atmak için AB’ye tam üye olmayı, ilişkileri güçlendirmeyi beklemeye gerek yok. Demokrasiden, hukuk devletinden, özgür ve sansürsüz medyadan yana bir siyasi iradeyi sahiplenmek yeterlidir.” değerlendirmesinde bulundu.